Kültürleme nedir?

Kültür kavramını tam olarak idrak ettikten sonra, bilinmesi gereken bir kavramdır kültürleme. Kültürleme, basit bir tanım ile kişinin kendisinin doğumundan kendisinin ölümüne kadar içinde yaşadığı toplumun beklentilerin cevap verecek nitelikle değerler ve özellikler kazanması aynı zamanda etkilenmesi ve değişmesi sürecidir. Eğitim denilince ne anlaşılıyorsa, kültürleme deyince onun misli katı değer anlaşılması gerekmektedir. Yani kısaca kültürlemenin kavram genişliği eğitimin kavram genişliğinden daha fazladır. Kültürleme, toplumun bir bireyinin mensup olduğu toplumun kültürüne yönelik etkinliklerdir.

Örnek verecek olursak; Bir toplumun anadilini yine o toplumun çocuklarına öğreten bir öğretmen, belli bir amaç ile öğrencilerini kültürleme isteğindedir. Yazının başında dediğim gibi kültürleme sadece bununla sınırlı kalmayarak, eğitimin dışına çıkarak da bir örnek vermek gerekirse o da küçük bir çocuğun kendi yaşındaki çocuklardan kendiliğinden küfür öğrenmesinde ise akranların kültürlemesi söz konusu olur.

Kültürlemeyi üç başlığa ayırırsak bizim için daha rahat olacaktır.

  • Kasıtlı Kültürleme

Adından da anlaşılacağı üzere, bilinçli, sistemli ve de planlı bir şekilde kültürel değerlerin bireylere aktarılma olayıdır. Okullarda yapılan planlı ve sistemli her türlü eğitim kasıtlı kültürlemedir. Bir çocuğun, okulda herhangi bir konuyu bilinçli, sistemli ve kasıtlı bir yolla öğrenmesi kasıtlı kültürlemeye dahildir.

  • Gelişigüzel Kültürleme

Bu sistemde ise kültürel değerler, sistemsiz, plansız tabiri caizse gelişigüzel bir şekilde benimsetilir veya kabul ettirilir. Birkaç örnek vermek gerekirse özellikle çağımızda cinsellik ile ilgili konular arkadaşlar, medya veya diğer teknolojik araçlarla gençlere gelişigüzel öğretilir. Çocuk okula gitmeden de bir konuyu evde öğrenebilir. Bu örnekler daha da çoğaltılabilir tabii ki.

  • Zoraki Kültürleme

Bu kültürleme sisteminde ise bireylere aktarılmak istenen kültür değerler bireyin özgür isteği dışında yani bireylere zorla kabul ettirilir. Bu süreçte, tek yönlü bir kültürleme çalışması olur ve birey her daim baskı altındadır. Örnek vermek gerekirse; bir toplumun, herhangi bir toplum üzerinde baskı kurarak kendi dilini, dinini ve özelliklerini yerleştirmek istemesidir. Bu, yakın tarihe baktığımızda Fransa’nın Fas üzerinde olan etkisiyle realist bir örnek olarak görülebilir.

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.